DOLAR 32,3455 -0.05%
EURO 34,8653 0.19%
ALTIN 2.375,88-0,86
BITCOIN 19974464,25%
Mersin
23°

HAFİF YAĞMUR

20:08

AKŞAM'A KALAN SÜRE

FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA HÜKMÜ ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ
  • Mersin Gazete
  • Adana
  • FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA HÜKMÜ ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ
124 okunma

FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA HÜKMÜ ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ

ABONE OL
19 Nisan 2024 02:12
FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA HÜKMÜ ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Avukat Sahra düzgün Tucel ve Av Ömer Özgür Ünlü

FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA HÜKMÜ ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLDİ

Türk Medeni Kanunu’nda bir evliliğin nasıl sona erdirilebileceği ve boşanma nedenleri 161-166. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Boşanmanın nedenleri arasında yer alan v Türk Medeni Kanunu’nun 166/4 maddeleri fıkrasında düzenlenen fiili ayrılık nedeniyle boşanma, mutlak bir boşanma neden olup uzun süredir üzerinde tartışılan bir konudur. Bu güne kadarki uygulama kanun hükmü doğrultusunda; boşanma sebeplerinden herhangi biri ile açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleşmesinden başlayarak 3 yıl geçmesi halinde, ortak hayatın yeniden kurulamaması durumunda boşanmaya karar verilmesi yönünde idi. Ancak 19.04.2024 yayım tarihli, 2023/116 esas 2024/56 karar  sayılı ve 22.02.2024 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı ile T.M.K 166/4 hükmü iptal edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi’nin kararında anayasaya aykırılık iddiası, Anayasa’nın 13. ve 20. yönünden detaylıca irdelenerek incelenmiştir. Anayasının 13. “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir.” maddesi ve 20.  “Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.” maddesi şeklinde düzenlenmiştir. Özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sınırlama getiren düzenlemelerin kanunla yapılması, anayasada ön görülen sınırlama sebebine uygun ve ölçülü olması gerekir. Özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkını sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp kuralların keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli ve öngörülebilir nitelikte olması gerekmektedir. Anayasanın 20. maddesinin 2. fıkrasında özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına çeşitli sebeplerle sınırlamalar getirileceği düzenlenmiş ise de bu sınırlamalar suç işlenmesinin önlenmesi, milli güvenliğin ve kamu düzeninin idamesine ilişkindir. T.M.K 166/4’te öngörülen “..boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleştiği tarihten itibaren 3 yılın geçmesi gerektiği” yönündeki düzenleme her ne kadar aileyi koruma amacıyla yapılmış ise de; ortak hayatın yeniden kurulamadıgı hallerde, özel hayata saygı gösterilmesini isteme hakkının, aile kurumunu koruma amacından ağır bastığı açıkça anlaşılmaktadır. Mevcut durumda yerel mahkemelerce verilen boşanma kararlarına karşı kanun yollarına başvurulması halinde kararların kesinleşmesinin oldukça uzun sürebileceği açıktır. Madde metninde şart olarak öngörülen ret kararının dahi kesinleşmesi yıllar sürebilecek iken bir de ret kararının kesinleşmesinden itibaren 3 yıl gibi oldukça uzun bir sürenin geçmesine ilişkin yapılan düzenlemenin ilgililerin makul bir sürede boşanma kararı almalarına mani olacak kadar uzun olduğu anlaşılmaktadır. Ortak hayatın yeniden kurulamadığı hallerde evlilik birliğini uzun bir süre sona erdiremeyen ilgililere katlanılamayacak bir külfet yüklemektedir. Açıklanan gerekçelerle Anayasa Mahkemesi tarafından özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkı ile aile kurumunu koruma amacı arasında makul bir denge sağlamayan kanun hükmünün orantılılık alt ilkesi yönünden ölçülülük ilkesini ihlal ettiği sonucuna varılarak Türk Medeni Kanunu’nun 166/4 fıkrası iptal edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi iptal kararında, ilgili kararın resmi gazetede yayımlanmasından başlayarak 9 ay sonra yürürlüğe girmesi yönünde intikal düzenlemesi yapılmıştır. Anayasa Mahkemesi’nin henüz yayımlanmış kararına göre 19 Ocak 2025 tarihi itibariyle T.M.K 166/4 fıkrası uygulama alanı bulmayacaktır.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.